Haber

Arap gençliği üzerine değerli anket

BAE merkezli ASDA’A BCW şirketi, Arap dünyasını yakından ilgilendiren bir anketin sonuçlarını yayınladı.

18 ülkeden 18-24 yaş arası 3 bin 600 Arap gençle yapılan ankete göre; Arap gençlerinin yüzde 76’sının kültürel ve klasik değerlerini kaybetme korkusu yaşadığı ortaya çıktı. Bu, son beş yılın en yüksek oranıydı.

KÜLTÜREL KİMLİK KORUNMASI

Arap gençlerinin yüzde 65’i dini ve kültürel kimliklerini korumanın daha hoşgörülü, liberal ve küreselleşmiş bir toplum inşa etmekten daha önemli olduğuna inanıyor.

Doğu Akdeniz ülkelerindeki gençlerin yaklaşık yüzde 74’ü, Körfez İşbirliği Kurulu ülkelerindeki gençlerin yaklaşık yüzde 72’si ve Kuzey Afrika gençlerinin yüzde 68’i bu görüşü benimsiyor.

GELECEK HEDEFLERİ

“Gelecek Hedeflerim” ekseninde yer alan her 10 Arap gencinden 8’i (yüzde 85) Arap ülkelerinin özgürlük, eşitlik ve insan haklarına saygı gibi evrensel değerleri desteklemesi gerektiğini; bu oran Kuzey Afrika’da yüzde 91, Körfez ve Doğu Akdeniz ülkelerinin her birinde yüzde 81 olarak belirlendi.

Sonuçlara göre, ankete katılan Arap gençlerinin yüzde 27’si, yüzde 15’i ulusal aidiyet ve yüzde 15’i anadili için din ve aile veya kabilenin kişisel kimliklerini belirleyen en önemli faktörler olduğunu doğruladı.

DİNİN ÖNEMİ

Doğu Akdeniz ülkelerinde Arap gençlerinin yüzde 30’u, Kuzey Afrika ülkelerinde yüzde 27’si ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinde yüzde 25’i, bireysel kimliklerini belirleyen en değerli unsurun “din” olduğuna inanıyor. Kuzey Afrikalı gençlerin yüzde 37’si, Doğu Akdenizli gençlerin yüzde 21’i ve KİK gençlerinin yüzde 20’si aileyi/kabileyi kişinin kişisel kimliğini belirlemede en önemli faktör olarak görüyor.

ARAPÇA KONUSU

Arap gençlerinin yüzde 11’i kimliğini belirlemede dili en değerli faktör olarak görmesine rağmen, yanıt verenlerin yarısından fazlası (yüzde 54) Arapça dilinin kendileri için ebeveynleri kadar değerli olmadığını söyledi. İncelenen üç bölgede KİK ülkelerinde gençlerin yüzde 59’u, Kuzey Afrika’da yüzde 51 ve Doğu Akdeniz’de yüzde 52 bu görüşe katılıyor.

Sonuçlara göre, ankete katılanların yaklaşık üçte ikisi (yüzde 65) dinin Ortadoğu’da olması gerekenden daha büyük bir rol oynadığını söylerken, Arap gençler birden fazla (yüzde 73) dini değerin bölgenin ilerlemesini engellediği fikrine katılmıyor. . Doğu ve bölgedeki dini kurumların reforma ihtiyacı olduğuna inanan gençlerin oranı bu yıl yüzde 58’e ulaştı.

YÜZDE 62 ŞERİT İSTİYOR

Arap gençliğinin dini kimliğine olan bağlılığının bir işareti olarak, yaklaşık yüzde 62’si ülkelerinin yasalarının medeni/örf ve adet hukukundan ziyade İslami şeriata dayalı olması gerektiğine inanıyor. Bu görüş, anket yapılan üç bölgedeki gençlerin çoğunluğu tarafından desteklenmektedir; Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinde gençlerin yüzde 68’i, Kuzey Afrika’da yüzde 53 ve Doğu Akdeniz’de yüzde 68 yine bu görüşe katılıyor.

Z NESİLİNİN ROLÜ

Şirketin Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Başkanı ve ASDA’A BCW’nin kurucusu Sunil John, anket sonuçlarının dinle ilgili olduğunu söyledi. “Z kuşağı”Bir süre önce pek çok insan kültürlerinin ve klasik değerlerinin kaybıyla ilgili endişelerini dile getirirken, şimdi Arap gençliğinin temel olarak dine, aileye ve ulusal aidiyete daha eğilimli olduğunun açık olduğunu söylüyor. Arap kimliğini ve kişiliğini belirleyen faktörler.

“ANA DİLİ KAN KAYBEDİYOR”

John her şeye rağmen farklı bir noktaya daha dikkat çekiyor:

“Arap dünyasındaki çoğu gencin kabul ettiği gibi, Arapça artık geleneklerini veya kültürel değerlerini algılamaları için düşündüğümüz kadar önemli değil. Arap dili onlar için daha az önemli.”

John bunu istiyor, “Arap gençliğinin kendi diline olan ilgisinin azalması internet ve sosyal medyanın yaygınlaşmasından kaynaklanmaktadır. Arap toplumlarının birleştirici gücü olarak Arap dili.”sözleriyle açıklıyor.

GELENEKLERE BAĞLI OLARAK AMA HALK GÖÇ ETMEK İSTİYOR YÜKSELİYOR

Benzer şekilde John, Arap gençliğinin daha yeterli bir yaşam arayışıyla göç etme arzusunun iki değerli özelliğe dayandığını vurguladı. “Birincisi, ülkelerinde iyi bir eğitim ve başarılı bir kariyer alma konusundaki hayal kırıklığı ve ikincisi, geleceğini inşa etme konusundaki coşkusu.”diyor.

Araştırma sonuçlarına göre, Doğu Akdeniz ülkelerindeki Arap gençlerinin yüzde 53’ü ve Kuzey Afrika’dakilerin yaklaşık yarısı (yüzde 48), daha iyi fırsatlar, özellikle iş fırsatları arayışıyla ülkelerini terk etmek için önemli girişimlerde bulunduğunu söyledi.

Körfez İşbirliği Kurulu ülkelerindeki gençlerin yüzde 27’si göç etmeyi düşündüklerini söylerken, çoğu Arap gencinin göç etmeyi seçtikleri ülkeler hakkında farklı görüşlere sahip olduğu ortaya çıktı:

Yüzde 34’ü Kanada’ya, yüzde 30’u Amerika Birleşik Devletleri’ne, yüzde 20’si Almanya ve Birleşik Krallık’a ve son olarak yüzde 17’si Fransa’ya göç etmeye karar veriyor.

GÖÇÜN ESAS NEDENİ EKONOMİYE DARBE

Sonuçlar, bu göç etme arzusunun birçok Arap ülkesindeki kasvetli ekonomik manzarayla doğru orantılı olduğunu gösteriyor. Doğu Akdeniz’deki (Irak, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye, Yemen) gençlerin yüzde 72’si ve Kuzey Afrika’daki Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerindeki (Cezayir, Mısır, Libya, Fas, Sudan, Güney Sudan, Tunus) gençlerin yüzde 72’si aksine ülke ekonomisinin yanlış yöne gittiğini düşünürler; Her 10 kişiden 9’u (yüzde 88) ülke ekonomisinin doğru yönde ilerlediğine inandığı için oldukça iyimser.

Uluslararası Çalışma Örgütü’ne göre anket, Orta Doğu’daki genç işsizlik oranlarının yüzde 25’in üzerinde ile dünyadaki en yüksek ve en hızlı artan oran olduğunu ortaya koyuyor ve bu da işlerin Arap gençliği için en önemli öncelik olduğunu doğruluyor. Göç etmeyi önemli bulan gençlerin yaklaşık yarısı (yüzde 49) göçmenliği istemelerinin asıl nedenini anlıyor. “iş bul”Körfez gençlerinin yüzde 25’i göç etmek istemelerinin temel sebebinin “deneyim sahibi olmak”cevabı verir.

İyimserler AĞIRLIK

Arap gençlerinin yüzde 69’u ülkelerinin ekonomisiyle ilgili kaygılarına rağmen önümüzdeki günlerin daha iyi olacağına inandığını söylüyor.

Son dört yılın sonuçlarıyla karşılaştırıldığında, bu yılki ankette Arap gençliğinin iyimserliği zirve yaptı. 2019 anketindeki yüzde 45 ile karşılaştırıldığında, yanıt verenlerin yüzde 57’si ebeveynlerinden daha yeterli bir hayat yaşayacaklarına inanıyor. Bu olumlu ruh en çok Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinin gençleri arasında (yüzde 75) hakim. Bunu yüzde 52 ile Doğu Akdeniz ülkeleri ve yüzde 52 ile Kuzey Afrika izliyor.

Önümüzdeki 10 yılı düşündüğümüzde Arap gençlerinin yüzde 18’i önce başarılı bir iş hayatı kurmayı, ardından eğitimlerini bitirmeyi (yüzde 17) ve bir hedef peşinde koşmayı (yüzde 15) hedefliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu